Down Sendromu, genetik bir farklılık, bir kromozom anomalisidir. Hücre bölünmesi sırasında yanlış bölünme sonucu 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom yer alması ile meydana gelmektedir.
Down Sendromu tedavi edilmesi gereken bir hastalık değil, genetik bir farklılıktır. Down Sendromlu bireylerde görülen genel özellikler şu şekilde sıralanmaktadır:
- Baş; vücuda oranla daha ufaktır.
- Yüz; kendilerine özgü tipik yassı yüz görünümleri vardır.
- Ağız; genelde açıktır. Ağız kaslarının gevşekliği ve ağzın küçük, dilin büyük olması nedeniyle bazılarında dil ağızlarından dışarı çıkmaktadır.
- Burun; basık gibidir.
- Çekik gözlüdürler.
- Ense; kısa ve geniştir.
- Elleri küçük ve geniş, el parmakları kısadır. Ellerin serçe parmakları genellikle içe doğru eğimlidir.
- Genel olarak yaşıtlarından daha kısa boyludurlar.
Down Sendromlu çocuklar müziğe karşı duyarlıdır. Bu yüzden Down Sendromlu çocuklarla iletişim kurmada yararlanılacak en etkili yollardan biri müziktir. Müzik, çocukları her alanda geliştiren; eğitimlerini destekleyen; farkındalıklarını arttıran ve sosyalleştiren bir unsurdur. Müzik eğitimi her bireyin sosyal, bilişsel, duyusal, devinişsel ve dil gelişiminde oldukça önemli bir yer kaplamaktadır.
Bireyin gelişim basamaklarının tümünde geniş yer kaplayan müzik eğitimi, Down Sendromlu bireylerin gelişiminde de aynı yeri ve önemi kapsamaktadır.
Down Sendromlu çocuklar müzik ve çeşitli ritim çalgıları ile yaptıkları çalışmalarda çok mutlu olmaktadırlar. Davul, darbuka, bendir, def ve zil gibi vurmalı çalgılarla müzik yaptıklarında-oynadıklarında kendilerini çok daha iyi ifade edebildikleri topluluk içerisinde özgüvenli olabildikleri gözlenmektedir.
Müzik, özel gereksinimli çocukların eğitimi için önemli bir unsurdur. Zihinsel öğrenme yetersizliği olan çocuklara verilecek müzik eğitimiyle; göz kontağı kurma, sesleri tanıma, sesleri ayırt etme, sesin kaynağını bulma, vücudunu tanıma, basit ritim tutma, basit müzikli oyunlar oynama, yeni sözcükler kazanma, müzik aletlerini öğrenme becerilerinin kazandırılması amaçlanmaktadır. Özel eğitimde müzik, bir eğitim alanı olarak düşünüldüğünde müzik eğitimi başlığı altında müzikal bilgi ve becerilerin arttırılması hedeflenmektedir. Bu hedeflere ulaşmak için özel gereksinimi olan bireylere, işitsel algı çalışmaları (ses dinleme-ayırt etme gibi), ritim çalışmaları (farklı ritim kalıpları vurma gibi), şarkı söyleme çalışmaları (sesini ve nefesini doğru kullanma gibi), yaratıcı hareket ve dans çalışmaları (müziğe göre ya da müzikle birlikte hareket etme gibi), müzikli hikâye çalışmaları (bir hikâyeyi müzikle seslendirme gibi) uygulanmaktadır.
Down Sendromlu çocuklara uygulanan iki yaygın öğreti vardır. Bunların birincisi; çocuğun doğasında olan, yapmaktan keyif aldığı birçok oyun ve etkinliği bir arada içeren, bu etkinlikler yolu ile müziğin elemanlarını çocuğa keşfederek öğreten bir müzik öğretim yaklaşımı olan Orff öğretisidir. İkincisi ise: temel hedefi, ritim aracılığıyla beyin ve vücut arasında hızlı ve düzenli iletişim yaratmaktır.
Müziğin Down Sendromlu çocuklar üzerindeki etkileri;
- Ritim becerileri oluşmaktadır.
- Toplum içinde kendilerini ifade etmelerine yardımcı olmaktadır.
- Alıcı ve ifade edici dil becerileri gelişmektedir.
- Şarkıları düzgün söylemeye çalıştıkça çocuklar dil, ağız ve dudak kaslarının kontrolünü sağlamayı öğrenmektedirler.
- Duygularını düzene sokmaktadır.
- Çocuklara müzik terapisi uygulanarak duygusal bozuklukların tedavisi sağlanmaktadır.
- Akademik başarıyı arttırmaktadır.
- Müzik eğitimi sayesinde çocukların dikkatlerini toplama süreleri uzamaktadır.
- Özgüven duygusunu geliştirmeye yardımcı olmaktadır.
Büşra ÇETİNKAYA
İlk Evin Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi
Çocuk Gelişimi Alanında Uzman Öğretici