Gelişen teknoloji dünyasında, iletişimsizlik, gıdalardaki bozulma, beslenme alışkanlıkların değişmesi, televizyon ve bilgisayar başında tüketilen zamanın ciddi artışı gibi nedenlerden dolayı düzenli olarak hareket etmenin önemi aslında daha da artmaktadır. Sağlıklı, zinde, hastalıklardan uzak, yüksek yaşam kalitesi ve sosyal yaşam için her birey hareket etmelidir, spor yapmalıdır.
Hareket eğitimi, bireyin sinir-kas koordinasyonunu geliştirmeyi, fiziksel uygunluğunu arttırmayı, algısal-motor gelişimini desteklemeyi, sosyal-duygusal gelişimini sağlamayı ve öğrenme yeteneğinin geliştirilmesini amaç edinir.
Düzenli olarak fiziksel aktivitelerde bulunmak sadece özel bireyler için değil 7'den 70'e tüm bireyler için önemlidir.
Hareket eğitimi, günlük yaşamlarında bir takım engeller ve sınırlılıklarla karşılaşan özel bireylerin yaşamlarını zenginleştirir. Hareket eğitimi sürecinde, birey öncelikle eğitmenini kendine model alır, yeni bir beceri kazanmanın mutluluğunu yaşar, arkadaş edinir ve başarı duygusunu yaşar.
Bunun yanı sıra hareket eğitimi, bireyin kas ve eklemlerini istenilen düzeyde kullanmasına yardımcı olur.
Beden dili, jest ve mimik kullanmasına katkı sağlar. Eğlence, heyecan gibi duyguların oluşumuyla duygu dünyasına renk katar. Yarışmayı, kazanmayı ve kaybetmeyi tadarak farklı duyguları da öğrenmeye başlamasını sağlar.
Edinilen becerileri günlük hayata aktarma becerisini geliştirir. Hayata bağlanmasına yardımcı olur.
Sergilenen performansın kişilik gelişimine yardımcı olmasını ve toplum tarafından kabul görülmesini sağlar. Yaşam kalitesini yükseltir.
Kendi bedeninin farkında olmasında yardımcı olup sosyal ve duygusal gelişimleri hızlanır. Ayrıca grup halinde yapıldığında bireyin yeni arkadaşlıklar kurmada, toplumsal hayata adapte olmada, grup içinde yer edinmede ve sosyal çevreyi keşfetmesinde önemli oynar.