Okul Öncesi veya Erken Dönem Belirtileri:
Bir bireye birinci sınıfın ikinci dönemine kadar kesin tanı konulamaz. Okul öncesi dönemde ÖÖG’li birey yoktur. ÖÖG riski taşıyan birey vardır. Bu riski taşıyan çocuklar, erken dönem belirtilerine yönelik değerlendirilmeli ve buna göre erken önlemler alınmalıdır.
Nedir bu erken dönem belirtileri?
– Konuşmanın gecikmesi veya konuşmada yaşanan sıkıntılar ( kelimeleri doğru telaffuz edememe, kelime dağarcığının az gelişmiş olması, içe kapanıklık olarak değerlendirilen çok konuşmama)
– Kavram gelişimde yaşanan sıkıntılar ( yön kavramları, zıt kavramları, mekansal kavramları, öncelik-sonralıkla ilgili kavramları algılama ve öğrenmede sıkıntı yaşama)
– Motor gelişimde yaşanan sıkıntılar ( öz-bakım becerilerinde zorlanma, el-göz koordinasyonunda zorlanma, motor faaliyetlerde yani emekleme, koşma, zıplama gibi becerilerde zorlanma, düğme ilikleme ve ayakkabı bağcığını bağlamada zorlanma, sakarlık, çizime karşı isteksizlik)
Erken dönemde çocukta, yukarıdaki belirtilerden birkaçı varsa ve bunlar çocuğun sosyal hayata, sosyal çevreye uyumunu zorlaştırıyorsa bu konuda bir uzmanla görüşmek gerekebilir. Çocuğun yaşadığı sıkıntılı alanlara yönelik tespit ve bu alanlarda yapılabilecek bir programla erken önlemler alınabilir.
Erken Dönemde Önlem Alınmasının Önemi:
Erken tespit, her problemde olduğu gibi dislekside de çok önemlidir. Çünkü dislekside yaşla beraber sorunlara yönelik strateji geliştirme daha yavaş olmakta ve yaşanılan problemlere dair bireyin geliştirdiği yanlış kodlamaları düzeltmek daha zor olmaktadır. Disleksi yaşayan bir kişi sosyal hayatta ve okul hayatında örselenebilmekte, benlik algısında ve özgüveninde travmatik geçmişe bağlı ciddi zedelenmeler olabilmektedir. Bu olumsuz sonuçların, kişilerin hayatını daha az etkilemesi ve daha sağlıklı şekilde düzeltilebilir olması için disleksinin, erken dönemde tespit edilmesinin önemi tartışılamaz.
Okul Dönemi Belirtileri:
Şimdi de kesin olarak ‘Özel Öğrenme Güçlüğü’ tanısının konulduğu okul dönemindeki belirtilere yani okuma, yazma, matematikteki hata türlerini ve diğer birçok alanda rastlanılan zorlanmaları inceleyelim:
Okumadaki hata türleri şu şekilde sıralanabilir;
– Harf atlama, harf ekleme, harf karıştırma
– Hece atlama, hece ekleme, hecelerin yerini değiştirme
– Kelime atlama, kelimelerin sonunu okumama
– Satır atlama
– Sözcüğü uydurarak okuma
– Okuduğunu anlamada zorlanma
Yazmadaki hata türleri işittiğini veya gördüğünü yazma olarak ayrı şekilde düşünülmelidir ve şöyle sıralanabilir;
– Harf atlama, harf ekleme, harf karıştırma
– Büyük-küçük harfi doğru kullanmama
– Noktalama işareti kullanmama
– Hece atlama, hece ekleme, heceyi uydurarak yazma
– Birleşik yazma
– Kelimeyi bölerek yazma, kelimenin son harfini veya hecesini yazmama
– Düzensiz defter
Matematikteki hata türleri;
– Sayı kavramını anlamakta zorlanma
– Çok basamaklı sayıları okumada zorlanma
– İşlem hataları
– Ritmik saymada zorlanma
– Çarpım tablosunu ezberlemede zorlanma
– Problemleri anlama ve hangi işlemi yapacağına karar vermede zorlanma
– Kesirli ifadeleri anlamada zorlanma
– Saat kavramını algılama ve saatin rakamlarını dairenin içine yerleştirmekte zorlanma şeklinde sıralanabilir.
Motor faaliyetlerde ise sıklıkla şunlar görülür;
– Sağ- sol karıştırma
– Sakarlık
– Lateralleşme ( El, ayak, göz kullanımında sağ veya sol baskınlığının olmaması)
– El-göz koordinasyonunda problemler
– Zıplama, tek ayak veya çift ayakla atlamada zorlanma
– Bisiklet sürmeyi öğrenmede zorlanma gibi.
Sıralama becerilerinde ise;
– Alfabeyi düzgün şekilde sıralamada
– Günleri, ayları, mevsimleri doğru sırada ve öncelik-sonralık ilişkisine göre söylemede
– Okuduğu veya kendisine okunan öyküyü anlatırken başına ve sonunu ayırmada
– Bir gününü anlatması istendiğinde öncelik-sonralık ilişkisini doğru şekilde kurmada sorun yaşayabilirler.
Algılama alanlarında şu şekilde sorun yaşayabilirler;
– Görsel algı ( ayrımlaştırma yani örneğin b- d’yi karıştırma ve görsel hafıza alanlarında problemler )
– İşitsel algı ( ayrımlaştırma yani örneğin f-v’yi karıştırma ve işitsel hafıza alanlarında problemler )
– Dokunsal algı güçlükleri ( dokunarak ayrımlaştırma ve tanımada güçlük çekme yani örneğin kesenin içinde tuttuğu nesnenin ne olduğunu ve fiziksel yapısıyla ilgili özellikleri anlamada zorlanma)
– Kinestetik algı güçlükleri ( dans etme, ip atlama, bisiklete binmede zorlanma )
Ayrıca; bir işi yaparken organize olmada zorlanma, ödevlerini tam olarak almada sorun yaşama ve ödev yapmaya isteksiz olma, unutkanlık, esprileri ve fıkraları anlamada zorlanma yaşayabilirler.
SERPİL KIVANÇ
Kaynak: Psk.Gülay HORLU