Problem Davranış Nedir?
Problem Davranış; çocuğun sosyal ilişkilerine, iletişimine ve öğrenmesine engel olan, bazen kendine, ailesine, yaşıtlarına ve diğer yetişkinlere zarar vermesine sebep olan süreklilik halini kazanmış davranışlardır. Bu davranışlar; öfke nöbetleri, şiddet eğilimi, ağlama krizleri gibi durumlar olarak ortaya çıkar.
Davranış Problemleri
- Çocuğun var olan becerilerini kullanmasını engeller
- Yeni beceriler kazanmasını engeller
- Var olan becerilerin tekrarlanmasını engelleyerek sahip olduğu becerileri kaybetmesine sebep olur.
Problem davranışın ortaya çıkmasını engellemek için nasıl bir yol izlemeliyiz?
Problem davranışları söndürmenin 3 temel unsuru vardır. Bunların başında ‘’problem davranışın sebebini belirleme’’ vardır. Problem davranışın nedenini belirlemek için çocuğun çok iyi bir şekilde gözlemlenmesi gerekmektedir. Çocuk hangi durumlarda nasıl tepkiler sergiliyorsa bunların çok iyi şekilde gözlemlenip kaydedilmesi gerekiyor. Bu noktada aile eğitimcinin en büyük destekçisidir. Çünkü çeşitli durumlarda ve değişik ortamlarda çocukla birlikte olan ailesi çocuğu daha genel anlamda gözlemleme fırsatına sahiptir. Sınıf ortamı daha kısıtlı bir alan olduğu için öğretmen problem davranışın sebebini belirleme noktasında zorluk çekebilir. Ailenin öğretmen ile işbirliği yapması ve yaptığı gözlemleri ayrıntılarıyla öğretmen ile paylaşması çok faydalı ve etkili olacaktır.
Aile eğer ki gözlemlerinde yetersiz kaldığını düşünüyorsa bunu bir video kaydı ile de öğretmene veya eğitimciye destek amaçlı sunabilir. Çocuğun farklı zamanlarda çekilmiş videolarını bulundurabilir ve bu videoları bir uzmana/eğitimciye gösterebilir. Video çekerken de eğitimcinin yönlendirmeleriyle ya da uzmanla birlikte sürekli kayıt-anlık kayıt-belirlenmiş zaman kaydı çekilmesini isteyebilir. Eğitimci veya öğretmenin izleme yapamayacağı zamanlarda (uygun olmayan durumlarda) ise davranışsal görüşme yapılır. Davranışsal görüşme; bireye yakın kişilerle (aile-akran vb.) görüşmeler yapılması ve not alınması durumudur.
Gözlemlerin yapılması, videoların izlenmesi ve alınan bilgiler sonucunda problem davranışın sebebini belirledikten sonra çocuğun durumuna uygun olarak davranış problemini söndürme yöntemini belirlemek gerekir. Çocuğa uygun yöntemi belirlemek çok önemlidir. Çünkü çocukla birlikte iyi çalışmak ve verimli eğitim süreci geçirmenin bir şartı da yöntemin çocuğa ne kadar uygun olduğudur. Bu yöntemi seçerken çocuğa hangi yöntemin uygun olduğunu eğitimci/öğretmen çocukla birlikte geçirdiği zamanlarda yaptığı gözlemlerine dayanarak seçmelidir. Bunu sadece ders ortamında değil, eğer ki ders dışında izleme imkanı varsa ders dışında bir yerde de gözlem yapılması çok faydalı olacaktır. Çünkü öğrenciler de belirli bir aşamadan sonra bulunduğu mekanın sınıf olduğunu ayırt ederek sadece sınıf ortamının dışında sergilemeye başlıyorlar. Çocuklar bir süre sonra kişiyi(uyarıcıyı) de ayırt edip yine problem davranışı belirli kişilere karşı sergileyebilirler.
Çocukların ayırt etmeyle birlikte problem davranışı sergiledikleri bir diğer etken de ‘uyarı’ dır. Yani çocuğa karşı verilen bir tepki-seslenme vb. uyarılarda da çocuk gelen uyarıya karşı problem davranış sergileyebilir.
ÖRNEK: Çocuğun problem davranış sergilediği anda (tükürdüğü zaman) çocuğa ‘yapma’ diye uyarı verilmesi çocuğun istediği dikkati üzerine çekme isteğini gerçekleştirdiğini ve bu tepkiyle beraber davranışın devam edeceğinin ve artacağının göstergesidir. Çocuk bir süre sonra başka bir problem davranış sergilediğinde (birisine vurma vb.) yine ‘’vurma veya yapma’’ tepkisiyle karşılaştığında bu problem davranışı da öğrenmiş olacaktır ve sönmesi zaman alacaktır.
Eğitimcinin davranışın nedenini belirleyip çocuğa uygun yöntemi belirledikten sonra uygulama aşamasına geçmesi gerekir. Uygulama aşaması da ilk iki basamak kadar önemlidir. Eğitimcinin kalitesinin iyi olması ve doğru ve tam olarak uygulama aşamasını gerçekleştirmesi gerekir. Uygulayıcının bazı problem davranışların sergilenmesi durumlarında nasıl bir yol izleyebileceğini açıklayabiliriz.
Peki çocuklar neden davranış problemi sergilemek durumunda kalıyor?
Problem davranışların sergilenmesinin başlıca nedenleri nelerdir?
- DİKKAT ÇEKME
- MADDİ SONUÇLARA ULAŞMA
- HOŞA GİTMEYEN DURUMLARDAN KAÇMA
Dikkat Çekme
Normal gelişim gösteren bireylerde dahi oluşmuş olan benmerkezci yaşama, özel eğitim gereksinimi duyan bireylerde de kendini gösterir. Odak noktasında kendilerinin olmasını isterler. Bu dikkat çekme davranışı farklı boyutlarda farklı şekillerde kendinin gösterir. Bir genelleme veya varsayım yapmamakla birlikte; kendini ifade edebilen (konuşabilen- kısmen konuşabilen) çocuklarda bu daha fazla görülür. Kendini ifade demeyen (konuşamayan) çocuklarda daha çok ‘istek bildirmek’ için problem davranış sergiler.
Dikkat çekmek için yapılan problem davranışlarda ilk olarak yapılması gereken tutum ‘’görmezden gelme’’dir. Çocuğun kendisiyle ilgilenilmesini- odakta kendilerinin olmasını istediklerinde çocukla ilgilenmemek ve odağı başka yöne çekmek doğru olacaktır. Görmezden gelmenin uygulandığı durumda ilk olarak çocuk dikkati üzerine çekmek için problem davranışı daha da arttıracaktır. Hatta davranış doruk noktasına ulaşana kadar devam edebilir. Bu durum normal karşılanması ve telaş edilmemesi gereken bir durumdur. Ailenin eğitimciyi davranış problemi daha da arttı diyerek eğitimcinin veya yöntemin değişmesini isteyecek bir durum değildir. İlerleyen zamanlarda ailenin hem kendi içinde (anne ve baba aynı tutumda) hem de eğitimci ile aynı tutumu sergilemesiyle problem davranışın azaldığını görmemiz mümkün olacaktır. Problem davranışın azaldığı dönemlerde ise çocuğun beklemediği anlarda dikkatin çocuğun üzerine çekilmesi (onunla ilgilenilmediğini düşündüğü anda oyun oynarken güzel bir kule yaptığında ‘aferin’ dememiz) çocuğun daha da dikkatini çekecektir ve aileye uyum sağlama aşamasına geçmesi gerektiğini gösterecektir. Ailenin kendi içinde, eğitimciyle birlikte aynı tutum ve kararlılığı sergilemesi dikkat çekme adına oluşan problem davranışların sönmesinde etkili olacaktır.
Maddi Sonuçlara Ulaşma
Bütün çocuklar bazı isteklerini yerine getirmek için bazı problem davranışları sergilerler. Normal gelişim gösteren çocuklarda genellikle ağlama şeklinde görülen isteklerini yerine getirtme çabası özel eğitim gereksinimi duyan çocuklarda ise ‘’ağlama-bağırma-vurma vb.’’ gibi şekillerde görülür.
Problem davranışın ortaya çıktığı durumlarda dikkatli olmak önemlidir. Yine davranışların iyi gözlemlenerek analiz edilmesi, aile ile birlikte aynı tutumun sergilenmesi önemlidir. Eğer ki aile problem davranışın sergilendiği zamanlarda sürekli olarak aynı tepkiyi vermişse [çocuk her bağırdığında ‘tamam bağırma’ denildiyse ya da her vurduğunda pekiştireç (çikolata, yiyecek) verildiyse] çocuk bu davranışı öğrenmeye kadar ilerlemiş olur ve davranışın sönme süresi olması gerekenden daha uzun sürer. Bu tür durumlarda aile tarafından pekiştireç verilen çocuğa pekiştirecin azaltılarak verilmesi ilk seçenek olacaktır. Çünkü çocuk davranışı öğrenme boyutuna geldiğinden verilen pekiştirecin birden kesilmesi çocukta daha fazla problem davranışa sebep olabilir. Çocuk kendine, ailesine veya karşısındaki bireye zarar verme eğilimi artacaktır. Bu yüzden pekiştirecin azaltılarak verilmesi daha uygun olacaktır. Bu durumda çocuğun hem eğitimciye uyum sağlaması hem de eğitim sürecine uyum sağlaması kolaylaşacaktır. Eğitim sürecinde ailenin ve eğitimcinin fiziksel ve zihinsel olarak yıpranmaması adına da daha uygun olacaktır.
Ailenin sergilediği tutum demişken çocuğun eğitim ortamı dışındayken(evde-dışarıda) anne ve babanın ‘’ortak tutum’’ sergilemesi çok önemlidir. Anne ve baba farklı tutum sergilediklerinde çocukta problem davranış sönmez sadece gizlenmiş olur. Davranış problemlerinin sönmemesinin büyük nedeni bu farklı tutum sergilenmesinden kaynaklanıyor. Annenin çocuğun çıkarına ters düştüğü durumlarda çocuk babaya sığınacaktır. Ya da tam tersi durumda babadan kaçıp anneye sığınacaktır. Anne- babanın eğitimcinin görüşlerini dikkate alıp hep birlikte aynı tutumu sergilemesi davranışın sönmesinde etkili olacaktır.
Hoşa Gitmeyen Durumdan Kaçma
Bu tür davranış problemlerinin sebebi çocuğun; kişiye-ortama veya duruma tepki koyması durumudur. Çocuk kişiden-ortamdan veya durumdan kaçmak adına problem davranış sergiler. Ortamdan kurtulmak adına sergilenen problem davranışlarında ortama çocuğun kademeli olarak yaklaşması sağlanabilir veya eğitime ortamın dışında da devam edilebilir. Örneğin: çocuk sınıf ortamına tepki koyuyorsa;
- Akranları sınıf ortamındayken ders izlettirilir.
- Sınıfın kapısı açık bırakılıp hemen sınıf dışında etkinlik yapılır. (sınıfın içini görecek şekilde bir yerde durup sınıf içine çocuğun seveceği, dikkatini çekeceği materyaller koyulabilir.)
- Çocuğun çok sevdiği bir şey varsa sevdiği materyal ile birlikte ya da başlangıçta anne-babası ile birlikte sınıf ortamına alınır. Çocuğun sevdiği materyal sınıfa bırakılıp gidip alması istenebilir.
Bu tür ortama karşı yapılan problem davranışlarda söndürmek biraz daha kolay olabiliyor.
Çocuğun bir duruma karşı sergilediği problem davranışlarda çalışmalara yine çocuğun sevdiği nesneler-materyaller- kişiler ile başlanır. Çocuğun içinde bulunduğu durumdan ziyade dikkat
daha çok yapılan etkinliğe veya ortamdaki diğer kişilere çekilir. Çocuğun içinde bulunduğu durumun farkında olması azaltılır.
Çocuğun kişiye karşı tepki koyma durumu en çok dikkat edilmesi gereken ve bir eğitimcinin hiç istemeyeceği bir durumdur. Bu sönmesi zor olan bir durumdur. Çocuğun kişiye karşı sergilediği problem davranış durumlarında çocuğun tepki koyduğu kişi kademeli olarak yaklaşma eğilimine girer. Başlangıçta çocuğun sevdiği bir pekiştireçle (nesne-yiyecek) beraber sınıfa girer. Pekiştireci hemen çocuğa vermez. Kendine yakın tutar veya çocuğa belli bir şeyler yapmasını istedikten sonra verir. Pekiştireci verirken hemen hepsini vererek değil de kaba tabirle ‘tadı damağında kalacak şekilde’ vermek gerekir. Çünkü çocuğun pekiştirece olan isteğini azaltmamak önemlidir. Kademeli olarak yaklaşım sergilenirken çocuğun kendisini tedirgin hissettiği anlarda tepki vermesi durumunda (bağırırsa vb.) eğitimcinin yerinde beklemesi ve kesinlikle kendini geri çekmemesi çok önemlidir. Eğitimci kendini geri çekerse otoritenin çocukta olduğunu kabul etmiş olur ve çocuk da bunu hisseder. Daha sonraki durumlarda çocuk bu tutumu tekrar dener ve davranışın sönmesi çok daha da zorlaşır.
Genel anlamda konuyu ele alacak olursak;
Problem Davranışların Söndürülmesinde
- Problem davranışı sergilemesinin nedenini bulma
- Kullanılacak olan yöntemi belirleme
- Uygulayıcının ve uygulayanların kaliteliliği
- Eğitimcinin kalitesi
- Ailenin kararlı olması
- Eğitimcinin ve ailenin iş birliği içinde olması
Bu aşamalar doğru şekilde uygulandığında problem davranışlar çok yüksek oranda sönecek veya bitecektir.
Celal Oğuz
İlk Evin Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi
Özel Eğitim Alanı Öğretmeni